19 Mart 2009 Perşembe

DOMİNO TAŞI

Tıpkı domino taşlarının birbirinin üstüne yıkılıp diğerini devirmesi gibi, herkes birbirinin üzerine yıkılıyor…

Tüm dünya, insanlar, herkes şaşkın.
Ne oldu böyle?
Nasıl birden bire çöktü sistem?
Doğru, iyi, güzel, büyük yararlı, kötü, az, çok vs. diye bildiğimiz bir sürü şey, öyle değilmiş!
Öyle olmayabilirmiş! Keşke olmasaymış, keşke şöyle yapsaymışım!
Nasıl, hangi ara böyle oldu? Neden bu hale geldik?
Vay canına aslında neler oluyormuş da farkında değilmişim?
Peki şimdi ne olacak? Nasıl yaşayacağım? Nasıl sürdüreceğim? Nereden bulacağım?
Ne yapmalıyım? Hemen herkes, sorulara yanıt, olana bitene çareler arıyor.
Her şeyden önce yalnız değilsiniz. Utanmayın, sıkılmayın, bunalmayın! Rahat olun…
Günümüzde şirket sahibi de işi olan da olmayan da iş arayan da benzer sıkıntılarda.
Herkes gelecekten kaygı duyuyor. "Hadi bugünü de atlattık. Ya yarın ne yapacağım?" sorusu, endişesi herkesin kafasında. Elbette çareler, yeni modeller bulunacak. Hep beraber bulacağız.
Boş verin mutsuz, pişman olmayı, suçlu, sorumlu aramayı!
Daha doğrusu bunları yapın da yıkıcı değil, yapıcı yaklaşın. Nedenlerini arayın, fakat bunu suçlamadan, yargılamadan yapın. En başta kendinize yüklenmeyin.
Çünkü olandan bitenden aslında hepimiz sorumluyuz. Hepimiz izin verdik. Oluşumuna katıldık. O kadarına aklımız erdi. O kadar görebildik. Buralara geldik. Şimdi daha çok biliyor, uzgörüp anlamlandırabiliyorsak. Bundan sonrasını güzelleştirmek için düzeltelim.

Yani güzeltelim…

Güzeltmeye başlamak için;

1- Ne yapmak istediğinize karar verin…
Bunu birisi siz sorduğunda bir cümle ile ve içinde rakamlar olarak söyleyebilmelisiniz.

İlk iş; ne yapacağını bilmek ve bunu çok istemek. Hedeflenmek...

2- Bilsem zaten başlayacağım diyorsanız; yapabileceklerinizin, hünerlerinizin, uzman olduğunuz-iyi bildiğiniz alanların, yapmak istediklerinizin net, yalın bir listesi olmalı. Kafanıza 'yapamam-edemem'ler üşüştüğünde onları, imkansız diye bir şey olmadığını, sadece yeterince yapma isteği ve disiplin eksiği olduğunu söyleyerek kovalayın gitsin! Size değer katmıyorsa, kimseye fazla kulak asmayın. Herkes o kadar iyi biliyorsa, bunları kendi yaşamını güzeltmek için kullansın. Olumsuz tiplerin, kim olurlarsa olsun, sizi oyalamasına, aşağı çekmesine izin vermeyin. Boş verin, uzaklaşın oradan! Yapabileceklerinize odaklanın ve düşüncelerinize sınır tanımayın...

Yıkılmayın, hatta sendelemeyin bile! Ayakta kalın. Güzeltmeye devam

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder